Dilci, dijital diyetin önemine değinerek, “Biz artık şu noktada toplumumuza, insanlarımıza, milletimize dijital diyet zamanı diyoruz. Dijital diyet yapmak durumundayız aksi hâlde bu bireysel kimlikten millî kimliğe evirilen bir dönüşümle ipotekli beyinlere dönüşmüş. Beraberinde ipotekli beynin ötesinde tüketim kültürümüzden yaşam doyumumuza ahlaki yapımızdan değer yargılarımıza kadar birçok noktada bizi rahatsız edecek gibi görünmektedir.” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Dilci konuşmasının devamında, “Akıllı çipler aracılığıyla Koronavirüs sonrası insanların bir nevi tutum ve davranışlarının Big data dediğimiz tüm verilerin kaydedildiği hatta insanların özgürlük adına her şeyinin en ince noktalarına kadar DNA, RNA, Kromozom yapısına kadar kişilik ile karakter ölçüleri ve tüketim alışkanlıklarından benlik algısına karakter yapısına kadar orada analiz edilebilecek ve bir toplumun bir milletin yaşam biçimine müdahale noktasına kadar gelebilecektir. Bu şekilde ipotekli yaşam biçimi globalleşmenin, küreselleşmenin bu çağdaş kavramlar etrafında aslında bizim hayatımıza sirayet eden belki de son hâli Covid-19 süreci diyebiliriz. Bunun için veri kontrolüyle beraber aslında Dijitalizm çağının getirdiği siber zorbalığın beraberinde siber kokaine dönüşmesiyle yani adrenalin, serotonin hormonunun eşliğinde yoğun dijital temas sürecinin artması insanları artık insanlıktan uzaklaştırmakta, yalnızlaştırmakta, yabancılaştırmakta hatta ve hatta köleleştirmektedir diyebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Dijital Kölelik Kapıda
Dilci, “Yani dijital köle çağını yaşamaya yakın bir zamanda başlayacağız. Şunun altını iyice çizmekte fayda var. Dijitalizmin getirdiği sanal kişilik, sanal kimlik, sanal karaktere dönüşmesiyle beraber insanlığın bu güne kadar üretmiş olduğu tüm medeni ve maddi kültürü ortadan kaldıracak bir tehlikeyi de içermektedir." diye belirtti.
Cumhurbaşkanımızın Uyarısı Dikkate Alınmalı
Dilci Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “dijital faşizm” açıklamasının önemine değinip şunları söyledi: “Sayın Cumhurbaşkanımızın uyarısını ben oldukça manidar görüyorum ve önemli yerinde bir uyarı. Biz bunu 1 yıl öncesinde de gündeme getirmiştik. Her şeyden önce millî varlığımızı, millî kültürümüzü ve değerlerimizi tahrip edecek içerik barındırmakta. Şahıs ve kimlik sorunu yaşayacağımız beraberinde güdümlü ipotekli belki de bir takım dijital frekanslar 5G, 5.5G gibi aracılığıyla çeşitli uygulamalar üzerinden insanlık yaşam biçimi tehlikeye girecek durumda. Çünkü burada 5G üzerinden bir takım virüslerin transferi de dile getirilmektedir. Bizim ise millî yazılımlar üzerinde 5G teknolojisi ya da diğer teknolojiler olsun, yerli içerikler olsun her konuda millî yazılımcılara ihtiyacımız var."
Aralık
2020