Hayattan Edebiyata
Rektörümüz Prof. Dr. Alim Yıldız, şehir-üniversite işbirliğini güçlendirmek adına STK’larla bir araya gelmeye devam ediyor.
İslami Düşünce ve Kardeşlik Derneği’nin konuğu olan Rektörümüz “Hayat ve Edebiyat” isimli söyleşi gerçekleştirdi.
Üniversite yıllarından itibaren edebiyatla kurduğu ilişkiden bahseden Rektörümüz mezun olduktan sonra öğretmenlik yaptığı dönemi anlattı.
Prof. Dr. Yıldız edebiyatın Anadolu’yu İslamlaştırdığının altını çizerek, “Anadolu’da 13. yüzyıldan itibaren başlayan İslamlaşma var. O dönemden itibaren 19. yüzyılın sonuna kadar bir Kur’an mealimiz yok, tercümemiz yok. Hadisler için de aynı şeyi söyleriz Kütüb-i Sitte’nin tercümesi yoktur mesela. Fıkıh kitabımız var mı dediğimizde yine aynı şey ile karşılaşırız. Yani İslami ilimlerdeki bütün kaynaklara baktığımızda Türkçe bir tane rastlayamazsınız. Bir mızraklı ilmihalimiz var. Kur’an-ı Kerim’in meali 19. yüzyılın sonunda 20. yüzyılın başında yapılıyor. Kur’an’ın meali yoksa Türkçe hadis kitabı, fıkıh kitabı yoksa Anadolu’daki insanlar İslam’ı nereden öğrendi; işte bu sorunun cevabı bizi edebiyata götürüyor.” diye konuştu.
Şiirin Arap toplumunda önemli bir yerinin olduğunun altını çizen Rektörümüz Hz. Peygamber’in şairlerinin olduğunu söyledi.
13. yüzyılın Anadolu için kaos anlamını taşıdığını anlatan Prof. Dr. Yıldız Yunus Emre ve Mevlâna’ya dikkat çekti. Rektörümüz, “Türkçenin şiir hâline gelmesini sağlayan Yunus Emre’dir. Onun için biz divan edebiyatının da, halk edebiyatının da Yunus’tan başladığını düşünürüz. Yunus’tan sonra gelen şairler de bunu devam ettirmişlerdir. Yunus’un bir öncesi yok mu var; o Ahmet Yesevi’dir.” şeklinde konuştu.
Sözün ve söz söylemenin önemine değinen, edebiyatçıların toplum ve insanlık için nasıl bir yer teşkil ettiğini anlatan Rektörümüz, “Şimdi şöyle bir soru soralım, Necip Fazıl’ın İslam’a yapmış olduğu hizmeti yüz tane ilahiyatçı yapabilmiş midir? Sezai Karakoç’un yaptığı hizmeti hangimiz yapabilmişizdir? Edebiyat gönülden çıkar ve gönle girer. Şiir şuur hâline geldiği zaman etkili olur.” ifadelerini kullandı.
Rektörümüz Prof. Dr. Alim Yıldız klasik ve modern Türk şiirinden örnekler vererek konuşmasını bitirdi.
