Haberler

  • 04 Mayıs 2018

Modern Türk Şiiri Söyleşisi

Rektörlüğümüz ve Prof. Dr. Necati Erşen Sosyal Bilimler Lisesi ile “Modern Türk Şiiri Söyleşisi” düzenlendi.

 

Bu kapsamda düzenlenen ilk program Prof. Dr. Necati Erşen Sosyal Bilimler Lisesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

 

Aynı gün öğleden sonra Üniversitemiz Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Ali Taşkın, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hacı İbrahim Delice, Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Hüseyin Akkaya, Genel Sekreter Yardımcımız Alper Duran, öğretim elemanları ile öğrenciler katıldı.

 

Osman Özbahçe ile Ali Ayçil’in konuşmacı olarak katıldığı programda konuşan Osman Özbahçe, “Modernlik nedir ne değildir tartışması başladığında bu kolay kolay tükenebilecek, bir sonuca bağlanabilecek bir konu değildir. Herkesin hemfikir olabilecek yargılara ulaşması da zor bir şey. Bu açıdan ne kastettiğimi başta söyleyerek meseleye başlamak daha iyi olur. Şiir sabit donuk bir çerçeve değil hayatı takip eden, hayatla alışverişini sıcak tutan bir işleyiş, bir sistemdir. Oldum olası şiirde şu tür değerlendirmeleri anlayamamışımdır. Mesela Mehmet Akif şiirini ele alıyoruz o kadar konuşuyoruz, o kadar ele alıyoruz, eşittir koyup bir kelimeye indirgediğimizde ancak İslamcı diyebiliyoruz. Diyelim ki Tevfik Fikret şiiri hakkında eşittir koyduğumuzda söyleyebildiğimiz kelime ise batıcılık, bu değil şiir, anlam çözümlemesi veya içerik çözümlemesi değil. Anlam çözümlemesi içerik çözümlemesi şiirde bizim ikinci, üçüncü dereceden tercihlerimiz olmalıdır. Öncesinde şiir bir teknik, mesela bir mısra yazma tekniği, tarzı bir işleyiş, kelimelerin birbirleriyle ilişki kurma sistemi olmalıdır.” dedi.

 

Daha sonra söz alan Ali Ayçil, “Hangi hayatı yaşıyorsak, onun edebiyatını üretiyoruz. Osmanlı şiiri bizim için değerlidir. Bir imparatorluk şiiri ve sanat değeri yüksek bir şiirdir. Bizim o şiire kalkıp herhangi bir şey söylememiz mümkün değil. Hatta çok da bilmiyoruz, çünkü hayatta karşılığı çok fazla kalmadığı için, kelimelerini çok fazla bilmiyoruz, beyitteki sembolik anlatımlar fazla bilmiyoruz, bundan dolayı bu iş biraz da uzmanlık oldu. Modern şiir ise daha hayatımızda karşılığı olan bir şiirdir. Öyle zannediyorum ki hiçbirimiz 100 yıl sonra olmayacağız, bu sefer de modern şiire karşı eleştiriler gelecek. Çünkü siber bir çağa geçeceğiz. Hülasa edebiyat hayatın içinde can bulur, hayatın ırmağından fışkırır, ondan kopuk bir edebiyatın olması mümkün değil.” ifadelerini kullandı.

 

Program, Osman Özbahçe ile Ali Ayçil’ teşekkür belgesi takdimi ile sona erdi.

04

Mayıs

2018

Haberler