Mühendislik Fakültesi ve Mühendis Gençler Topluluğu tarafından “Mühendislik Gelişim Günü” etkinliği düzenlendi.
Üniversitemiz Kültür Merkezi’nde düzenlenen program saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başladı.
Düzenlenen programa Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Erdem, Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölümü Mekanik Sistemleri Ana Bilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Serdar Mercan, ESTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Timuçin, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.
Programda kulübün tanıtımı ile bilgi veren Sevban Alataş, “Bu yıl biz mühendislik öğrencileri tarafından kurulan “Mühendis Gençler Topluluğu” kurulma amacımız, okulumuzun gelecekte insanlığa ve ülkemize hizmet edecek olan Mühendislik Fakültesi öğrencileri olarak üzerimize düşen görevi yapmak. MÜGET olarak bir öğrenci kulübünden daha fazlası olmayı, okulumuzdaki mühendislik öğrencilerine ulaşmayı bir çatı altında toplamayı hedefliyoruz.” dedi.
Programın açış konuşmasını yapan Mühendis Gençler Topluluğu Akademik Danışmanı Mühendislik Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Evren Gölge, “Endüstri (1.0)’dan (4.0)’a olan yolculukta ülkemiz şu anda 2.5’te. Endüstri (1.0) buharın üretim faaliyetlerine entegre olması. Endüstri (2.0) elektriğin, Endüstri (3.0) bilgisayarların üretim faaliyetlerinde kullanılması. Endüstri (4.0)’a geleceksek olursak robotların aşırı ucuzlaması ve birbirleriyle internet vasıtasıyla haberleşmeleri sonucunda üretimde neredeyse insanın tamamen dışarıya atılması anlamına geliyor. Bu tabii yoğun bir işsizlik yaratacak. Siz mühendis adayları için büyük bir tehdit. Dolayısıyla kendinizi geliştirmek zorundasınız. Yeni şeyler öğrenmek zorundasınız, buna hazır olunuz. Okulda öğrendiğiniz şeyler asla yetmeyecek. Dünyamız ve ülkemiz çok hızlı değişiyor. Mezun olduğunuzda sizi sert bir hayat koşulları bekliyor. O nedenle kendinizi geliştirmeyi asla ve asla bırakmayınız.” ifadelerini kullandı.
Günümüzün küresel dünyasında, ülkeler arasındaki fiziksel sınırların ticari bir boyuta taşındığını belirten Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Erdem, “Özellikle teknoloji firmaları günümüzde birçok ülkeden daha söz sahibi olur hâle gelmiştir. Ülkemizde stratejik yapılanmaların çok önem kazandığı diğer bir hususta enerji üretimi, bu konuda dışa bağımlılığın azaltılması. Mühendislik çalışmalarının meyvelerini verdiği iyi veya pek de zikretmekten hoşlanmadığımız bir durum; ama savaş sanayisinde yapay zekâ çok önemli bir çalışma alanı hâline geldi. Günlük hayatımızda, endüstriyel faaliyetlerde ve savaş sanayisinde Amerika Birleşik Devletleri, Çin, İngiltere, Japonya gibi ülkeler bu alana çok yoğun yatırımlar yapıyorlar. Yetkin insan türü hazırlıyorlar.” dedi.
Teknoloji Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölümü Mekanik Sistemleri Ana Bilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Serdar Mercan, “1990’lı yıllarda tekstilde çok acı bir gerçekle karşı karşıya geldik. Tekstil mühendisliği de dâhil. Bugün dünya üretim sanayine hizmet etmek zorunda bırakılıyorsunuz. Bunun sebebi de ARGE ile ilgili kavramları bilmemek veya bununla ilgili yapmamız gerekenleri yapmamamızdan kaynaklanıyor. Kuralları siz koymadığınız için ARGE yapmadığınız için kural koyanların peşinde, onlar ne diyorsa ona uyarak hareket etmek durumunda kalıyorsunuz.” dedi.
Programa konuşmacı olarak katılan ESTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Timuçin, “ESTAŞ’a makine mühendisi olarak girdiğimde toplam çalışan sayısı otuz kişiydi. 30 kişi ile işe başladık. Almanya’ya veya yurt dışında birçok ülkeye gittik, gezdik. Şimdi bir köye gidiyorsunuz, bir kum değirmeni alacaksınız. O köyde çalışan bir insan, bir kum değirmeni yapmış. Tüm dünyaya bunu köyünden pazarlıyor. Koskoca bir fabrika açmış. O fabrikadan tüm dünyaya o kum mikserlerini yapıp satıyor. Bir firmaya gittik, şu anda dünyanın en iyi hassas ölçüm cihazını yapan bir firma. Bu firma çok enteresandır, 2. Dünya Harbi’nde bu firmanın olduğu bölgeyi Amerika ve Rusya bombalamamış. Niye biliyor musunuz? O fabrika için. Daha sonra orayı Amerikalılar işgal etmiş ve Ruslarla yaptıkları anlaşma icabı o bölgeyi, Ruslara terk etmek zorunda kalmışlar ve orayı Ruslara terk edeceğiz diye. Tutmuşlar fabrikayı oradan sökmüşler, kendi hâkimiyetleri olan o bölgeye yerleştirmişler. İnsanlığı da taşımışlar oraya. Yani teknoloji veya sanayinin önemini anlatmak için söylüyorum. Bu firma şu anda Almanya’da üretim yapıyor, biz de oradan makine aldık, orada aldığımız makinenin parasını ödedik, makine bize 3 ay sonra geldi. Neden? Alman Hükûmeti’nin özel izni gerekiyor. Bakın bir girişimci, bir makineyi icat eden bir insan nelere mal oluyor veya neler yapabiliyor.” şeklinde konuştu.
Program sonunda katılımcılara plaket takdimi yapıldı.
Nisan
2018