Kadına Yönelik Şiddet Konferansı Düzenlendi
Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ)’nde Kadına Yönelik Şiddet konulu konferans düzenlendi.
CÜ Edebiyat Fakültesi Sosyal Hizmet Kulübü tarafından düzenlenen konferansa Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Çağlar, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Erkul, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Yüksel, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Konferansta kadına yönelik şiddetin işaret diliyle anlatıldığı video gösterimi yapıldı.
Daha sonra GSF öğrencileri tarafından mini konserin verildiği programda Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sezer Ayan tarafından verilen “Kadına Yönelik Şiddet” konulu konferansa geçildi.
Doç. Dr. Ayan, Türkiye’de erkek egemenliği ve toplumsal cinsiyeti konularına değinerek, “Kültürel konfigürasyonu ve uygulama biçimleri, kadın üzerinde güç ve otoriteyi sağlama, kadına egemen olma ve onu kontrol etmeye dayanır. Bunun temelinde ise kadın cinselliğini merkez alan ahlak anlayışı yatmaktadır. Bu anlayış toplumsal cinsiyetin oluşumunda beden üzerinde kültürün belirleyiciliğini açıkça ortaya koymaktadır. Kadına yönelik erkek şiddetinin üretimi ve yeniden üretiminde merkezi önem taşımaktadır. Kültürün ve toplumsal yapı farklılıklarının beden, özellikle de kadın bedenine ilişkin farklı algıların gelişine yol açtığı gözlemlense de bizimde bir parçası olduğumuz Orta Doğu’da Müslüman toplumlarda kadının cinselliği kadınlığın tanımlanmasında merkezi önemdedir. Bu toplumlarda cinsellik özel alanlarda aile içinde yaşanır. Kadının cinselliğini aile dışında yaşaması sadece reddedilmez aynı zamanda sosyal bozulmanın göstergesi olarak yasaktır. Bu nedenle kadınların cinselliğini kontrol etmenin gerekli olduğuna inanılır. Böylece erkekler için potansiyel cinsel obje olarak kadınların varlığı erkek egemenliğinin de temelini oluşturur.” dedi.
Kadının cinselliğini namus babında öne çıkaran ahlaki kültürel yapılanmadan kadının özne olarak varlığı onun erkeğe tabi olmasına bağlıdır diyen Ayan sözlerini şöyle sürdürdü; “Kadın erkeğe tabi olarak özne olabilecekken erkeğin toplumsal itibarı da kadının muhafaza edeceği namusundan geçecektir. Her ikisi de birbirine tabiyet açısından bağlıdır. Özneleşme için kadın erkeğin koruyuculuğuna, erkek de kadının namusunu ve erkeğin onurunu muhafaza etmesine gereksinim duyacaktır. Modern çağda ataerkil bir anlayış içinde bu daha da büyük sorundur. Çünkü gerek çalışma koşullarında gerekse toplumsal yaşamda kadınların daha donanımlı olması ciddi sorunlara gebedir. Belki de yaşadığımız zaman dilimindeki şiddetin asıl nedeni buralarda aranmalıdır. Erkekle arasındaki mesafeyi derinleştirmesi kadına şiddet olarak dönmektedir. Ayrıca ekonomik bakımdan güçlü olması, eğitimli olması dolayısıyla kişilik bakımından güçlü olması yalnızlığa itilmesine de yol açabilecektir. Eskiden toplumun gerisinde bırakıldığı için dışsallaştırılan kadınlar şimdi de daha fazla donanımlı oldukları için toplumun dışına itilmektedirler.”
Konferans sonunda Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Erkul, Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sezer Ayan’a teşekkür belgesi verdi.