Haberler

  • 07 Mart 2014

Kur'an Nedir Konferansı Düzenlendi

Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) İlahiyat Fakültesi tarafından Kur’an Nedir adlı konferans düzenlendi.

CÜ İlahiyat Fakültesi Sosyal Etkinlikler Kulübü tarafından İlahiyat Kültür Merkezi’nde düzenlenen konferansa Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz,  İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sabri Erturhan, Ankara üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Nedim Serinsu, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. 
Yaşar Balcı adlı öğrencinin Kur’an okumasıyla başlayan konferansta konuşan Dekan Prof. Dr. Sabri Erturhan, “Kur’an Nedir adlı konferansın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.  
Daha sonra Ankara üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Nedim Serinsu, tarafından Kur’an Nedir adlı konferansa geçildi.
Prof. Dr. Serinsu, somut varlık bütünlüğü, içindeki varlık koşulları, ana zihniyetleri, akıl yürütme yollarının insana doğuştan mı geldiği ya da bu tutum ve davranışları ortaya koyunca mı özünü kazandığı konusunda dikkat çekerek, “Kuran-ı Kerim’in temel tanımı insanın hayatını anlamlandıran kitaptır. Ve Kur’an bu şekilde benim yüce Allah’la ilişkimi sağlamış oluyor. İnsanın Kur’an ile hayatını anlamlandırmasında, hayatın anlamının keşfinde bir denge olması lazım. Bu dengenin hem iç dünyasında hem dış dünyasında gerçekleşmesi lazım ve başarılarıyla olması lazım. Eğer denge olmazsa insanın hayatı tutuşunda farklılıklar olur. Hayatın anlamının keşfedilmesi 3 yoldan gerçekleşir. Sevgi: ideal, insan, nesne, Amel/eylem: yüksek alışılan araç gereçler ve Acıya katlanmak: dayanılmaz acıya ve sıkıntılara katlanmak. Hz. Peygamberi rol modeli almak gerekir. İnsan denen varlık hayatın anlamını keşfeder.  Amel iki kavramdan oluşur. Fiil; hareketin karşılığı amel ise Kur’an’ın amaçlı iradeli eylemidir. Kuran’ı Kerim amel kelimesini tercih ediyor. Kuranla hayatını anlamlandıran birey akıl yürütme yollarını, ona göre oluşturmalı. 23 yıllık Kur’an’ın vahiy süreci sürekli bir oluş içerisindedir.  İnsanın benliğini oluşturan bir varoluşun sürekli değişmesine rağmen benlik bilincinin hep aynı kalışının sebebi, varoluşunun içinde seyrettiği özdür. Özün içeriğinin sürekli değişmesi, bir zihin faaliyetidir.” dedi. Konferans soru-cevap bölümü ile sona erdi.

07

Mart

2014

Haberler