Haberler

  • 24 Ocak 2014

VELİLERE KARNE UYARISI

Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Eğitim Fakültesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Tuncay Dilci, ailelerin yarıyıl tatilini zayıf dersler için bir fırsat olarak görmemeleri gerektiğini belirterek, “Ailelere tek bir cümle ile mesajım şudur kesinlikle çocuğunuzu karne notu üzerinden yargılamayın. Çocuğunuzu diğer çocuklarla kesinlikle kıyaslamayın” dedi.

Yarıyıl tatilinin gelmesiyle birlikte karne alan öğrencilerin velilerine uyarılarda bulunan Eğitim Fakültesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Anabilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Tuncay Dilci, “Aileler karnesinde zayıfı olan öğrencilerin üzerine kesinlikle gitmesinler. Tabi ki zayıfın nedenleri üzerine düşünüp ona göre öğrencilerle yada çocuklarla bir analiz yaparak zayıf olan derslerin telafisi için ileriye dönük bir program yapabilirler. Özellikle anne ve babalar zayıf dersler için tatili bir fırsat olarak düşünmemeli. Çünkü adı üstünde tatil. Bunu çocuklar 3-4 ay boyunca gösterdiği çaba yada zaman aktivitesini dinlenme olarak geçirmeliler.” ifadelerini kullandı.
 
TATİL YAPMAMAK ÇOCUKLARDA TÜKENMİŞLİĞE NEDEN OLABİLİR
Yrd. Doç. Dr. Dilci, anne ve babaların çocuklarını karne odaklı, akademik başarıya odaklanmış bir değerlendirme içerisine girmelerinin yanlış olduğunun altını çizerek, “Anne ve babalar çocuklarının akademik yönünün dışında ahlaki zekalarına ve moral değerlerine dönük, moralitesini yükseltici yani çocuğun yaşam doyumu üzerine odaklanmalı. Bu tatili bir fırsat bilip tatil üzerinden çocuğun yaşam doyumunu yükseltecek faaliyetlere konsantre olup bu yönde planlar yapmalılar. Çünkü çocuk tatilde kafasını bir yerde dinlendirmek zorunda değişiklik olmak zorundadır. Aksi halde akademik başarıya odaklı, yarış atı misali gerçekleşecek çalışma çocukta tükenmişlik oluşturabilir. Metal yorgunluk dediğimiz bu yorgunluk çocukta başarısızlığın nedeni olabileceği gibi yaşama karşı küsme, gerileme, diğer arkadaşlarıyla kıyaslanması da kendini baskı altında hissederek bir özgüven kaybına neden olabilir. Bu nedenle anne ve babalar tatilde çocuklarıyla başarısız dersleri üzerine yoğunlaşmamalı ve bu derslerin ileriye dönük düzeltilebileceği gibi planlar da yapıldıktan sonra hangi dersten başarısızsa o dersleri nasıl çalışırsa telafi edeceğini, başarısızlığın nedenlerini tespit ettikten sonra bu başarısızlığı ortadan kaldırmaya yönelik stratejiler belirleyebilirler. Bu stratejilerde okul başladıktan sonra ikinci dönem öğretmenleriyle veya okuldaki varsa pedagoglarla görüşerek öğrencilerin bu tutum ve davranışlarının nasıl giderileceğine dönük hem öğrencinin de işin içerisine dahil edildiği velilerinde içerisine katıldığı eşgüdüm içerisinde başarısızlığı ortadan kaldırmaya yönelik çabalar oluşabilir. Tekrar ediyorum tatili başarısızlığı ortadan kaldırmaya yönelik bir fırsattan ziyade çocuğun dinlenmesi için, moral değerlerinin yükselmesi ve ahlaki ve diğer yaşam doyumu için sosyal aktiviteleri ön plana çıkaracak bir fırsat olarak görmek gereklidir.” dedi. 
Yrd. Doç. Dr. Dilci sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Kesinlikle çocuğunuzu karne notu üzerinden yargılamayın. Çocuğunuzu diğer çocuklarla kesinlikle kıyaslamayın. Sizin çocuğunuzun parmak izi gibi kendine özgü biricik özellikleri vardır. Aslolan bu özelliklerini tespit edebilmek ve bunları başarıya kanalize edebilmektir. Dolayısıyla çocuğun farklılığını görmek ve bu farklılıktan yaşama yeni bir pencere açmalarını öneriyorum.”  
 

24

Ocak

2014

Haberler