Haberler

  • 13 Ocak 2014

BOR İLE ÇELİĞİ 10 KAT SERTLEŞTİRDİ

Cumhuriyet Üniversitesi  (C.Ü.)  Mühendislik Fakültesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Levent Cenk Kumruoğlu, "plazma elektrolizi"  yöntemiyle borla kapladıkları çeliği 10 kat daha sertleştirdiklerini söyledi.
İngiltere Sheffield Üniversitesi, Ukrayna Paton Elektrik Kaynak Enstitüsü ve Sakarya Üniversitesi’nden araştırmacıların katıldığı proje hakkında bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Kumruoğlu,  "Elektrolitik plazma teknolojisiyle çeliklere uygulanan yüzey modifikasyon işlemleri"  konulu doktora tezi kapsamında İngiltere ve  Ukrayna'da  alanında  önemli  kuruluş  ve  araştırmacılarla  çalışmalar  yürüttüklerini  belirterek, “Sakarya Üniversitesi  Mühendislik  Fakültesi'nde görev  yaptığım  2007  yılında Prof.  Dr.  Fatih  Üstel,  tez  danışmanı  Doç.  Dr.  Ahmet  Özel,  İngiltere'deki  Sheffield  Üniversitesinden  Prof.  Dr.  Allan  Matthews  ve  Dr.  Aleksey  Yerokhin  ile  Ukrayna  Paton  Kaynak  Enstitüsünden  araştırmacıların  yer  aldığını bu çalışmayı başlamıştım. Yaklaşık  6  yıl  süren  çalışmada  olumlu  sonuçlar  almayı başardık.” dedi.
Yrd.  Doç.  Dr.  Kumruoğlu,  Ukrayna ve İngiltere’de geliştirdikleri sistemleri  Sakarya  Üniversitesindeki  Yüzey  Teknolojileri  Laboratuvarı'nda  çok  daha  ileri  seviyeye  taşıdıklarını  ve bu  konuda  çeşitli  ulusal  ve  uluslararası  yayınlar  da  yaptıklarını  dile getirdi.
Dünya  rezervinin  yüzde  70'i  Türkiye'de  olan  borun  stratejik  açıdan  son  derece  önemli  bir  element  olduğunu  ifade eden Yrd.  Doç.  Dr.  Kumruoğlu; “Kimya,  tarım,  ilaç,  cam,  inşaat,  çimento,  otomotiv  ve  uçak  sektöründen  bor  kullanımıyla  ilgili  çok  farklı  talepler mevcut. Son yıllardaki  teknolojik  gelişmelerin  yanı  sıra  borun  elemental  olarak  kaplamalarda  kullanımı  da  son  derece  önemli  hale  gelmiştir.  Atomik  yapısı  gereği  diğer  elementlere  göre  daha  küçük  olan  bor,  çok  kuvvetli  (sert)  yapılar  oluşturabilmektedir."
Yrd. Doç. Dr. Kumruoğlu,  bu  nedenle  gerek  yerli  gerekse  yabancı  bilim  adamlarının  son  yıllarda  bor  kaplamalar  üzerine  yoğunlaştığına  dikkati  çekerek,  "Biz  de  ekip  olarak  borun  yüzey  mühendisliği  alanındaki  çalışmaları  yürüttük.  Borun  destekleyici,  bünyeye  girici  kaplama  veyahut  da  yardımcı  element  olarak  kullanılmasını  hedeflemekteyiz.  Borla  ilgili  kaplamalarda  bazı  sıkıntılar  vardı.  Yüksek  sıcaklıkta  difüzyon  adıyla  bilinen  yöntemle  yapılan  kaplama  için  yaklaşık  1000  derece  gibi  yüksek  sıcaklıklar  ve  8-10  saat  gibi  uzun  süreler  gerekmekte.  Bu  çok  yüksek  bir  enerji  tüketimine  yol  açmakta.  Aynı  zamanda  bu  kadar  yüksek  bir  sıcaklık  çeliğin  veya  kaplama  yapılan  diğer  metallerin  yapısını  da  bozmaktadır.  Bu  mühendislik  açıdan  da  çok  verimli  olmamakta.  Bunun  dışında  bizim  de  tercih  ettiğimiz  'plazma  elektrolizi'  yöntemi  var.  Bu  kaplama  yöntemi,  gerek  soğuk  bir  elektrolit  içerisinde  olması  gerekse  son  derece  basit  olması  nedeniyle  son  derece  rağbet  görmektedir.  Rus  bilim  adamlarının  temellerini  attığı  bu  teknolojide  son  yıllarda  atak  görmekteyiz." dedi.
-20  mikron  kaplama  derinliği  yöntemi  ile modifiye  edip,  teknik  ve  yöntem  olarak  geliştirdikten  sonra  Sakarya  Üniversitesindeki  Yüzey  Teknolojileri  Laboratuvarı'nda  birçok  farklı  çeliği  borla  kapladıklarını  aktaran  Kumruoğlu,  "Kaplamayı  sulubor  çözeltisinde  yapıyoruz.  Isıtma  işlemini  sadece  çeliğin  yüzeyinde  oluşturduğumuz  plazma  içinde  gerçekleştiriyoruz.  Yüksek  gerilimle  oluşturduğumuz  bombardımanla  çeliğin  yüzeyine  yaklaşık  20  mikron  civarında  bir  kaplama  derinliği  oluşturuyoruz.  Bu  da  muazzam  bir  bor  kaplama  derinliğidir"  diye  konuştu.
Bor  dışında,  azot,  oksijen  ve  karbonla  da  kaplama  yaptıklarını  ancak  en  önemli  sonucu  borla  elde  ettiklerini  dile  getiren  Yrd. Doç. Dr. Kumruoğlu,  "Başlangıçtaki  sertliği  150  HV  olan  çelik,  5  dakika  süren  işlemin  ardından  1500  HV  sertliğe  ulaştı.  Aşınma  testlerinde  de  çeliğin  aşınma  direncinde  yaklaşık  7  kat  artış  sağladık"  dedi.
 
Yrd.  Doç.  Dr.  Levent  Cenk  Kumruoğlu,  sertliğini  10  kat  artırdıkları  çeliğin  orijinal  iç  dayanıklılığından  da  çok  fazla  ödün  vermediklerini,  kaplama  süresinin  çok  kısa  olması  sayesinde  bu  sonucun  ortaya  çıktığını  aktardı. Birçok  numunenin  peş  peşe  kaplanabileceği,  CNC  tezgaha  entegre  edilen  plazmatron  ile  metrekare  boyutundaki  yüzeyleri  kaplayabilecek  teknolojiye  sahip  olduklarını  aktaran  Kumruoğlu,  sistemi  otomasyona  hazır  hale  getirdiklerini  belirtti.  Haziran  2013'te  tamamladıkları  çalışmayla  elde  edilen  borla  kaplanan  çeliğin,  otomotiv,  savunma,  imalat  sanayi  ve  implant  malzeme  gibi  birçok  alanda  kullanılabileceğini  dile  getiren  Yrd. Doç. Dr. Kumruoğlu,  yöntemin  son  derece  çevreci  olduğunu  vurguladı.

13

Ocak

2014

Haberler